Bilim insanları, vahşi doğaya serbest bırakma amacıyla nesli tükenmekte olan bir yetim yavruyu evlat edinerek, doğaya meydan okuyor.
Yabani kedi annesinin bir yuvaya dönüştürdüğü, bozkırın ortasında terk edilmiş bir tren vagonu içinde dünyaya geldi.
Pallas kedisi yavrusu olan Dasha isimli kedi, Trans-Baykal bölgesindeki doğa koruma alanının Daursky Biyosfer rezervinde miyavlarken bulunduğunda bir aylıktan daha küçüktü.
Bu yabani hayvanlar gezegendeki en pofuduk ama aynı zamanda en utangaç ve saldırgan küçük kedileridir.
Manul kedisi veya Palas’ın kedisi olarak da bilinen bu kediler görünüş olarak çok şirinler. Ama uzmanlar, onları evcilleştirmeye çalışmamanız konusunda ısrarcılar, çünkü başarısız olacağınızdan eminler.
Yukarıda sözünü ettiğimiz Pallas kedisi “Dasha” ile ilgili ise başka bir problem daha var.
Bu kedicik annesinin bir yuvaya dönüştürdüğü, bozkırın ortasında terk edilmiş bir tren vagonu içinde dünyaya geldi.
Bölgede çalışan işçilerin vagonu kendi etrafında hareket ettirmeye başladıkları sırada, içinde bir kedi ailesi olduğunu fark etmemeleri, anne kediyi vagonu terk etmeye zorladı.
Bilim insanları, vahşi doğaya serbest bırakma amacıyla nesli tükenmekte olan bir yetim yavruyu evlat edinerek, doğaya meydan okuyor.
Dasha annesi onu terk ettikten sonra vagonun içinde birkaç günü yalnız geçirmek zorunda kaldı. “Bu birkaç günün ardından nihayet vagondan dışarı tırmanarak bağırmayı başardı“ diyor rezervin direktörü Vadim Kirilyuk ve ekliyor “O an elimizde kurtarılmayı bekleyen bir hayvan olduğunu idrak ettik. Çözmemiz gereken en büyük mesele ise masmavi renkli badem gözlü bu pofuduk hayvanı nasıl besleyeceğimizi bulmaktı. Moskova hayvanat bahçesinden uzman meslektaşlarımız onu şırınga ile beslememizi önerdi. Onu bir şeyler içmeye zorlamalıydık yoksa dehidrasyon sebebiyle hayatını kaybedebilirdi. Çok küçük ve endişe verecek kadar zayıftı.”
Küçük, kabarık ve akıllı Palas kedisi avlanma sebebiyle Korunmaya Alınanlar Türlerin kırmızı listesinde yer alıyor.
Bilim insanları Dasha’nın karnına yemekten sonra masaj yaparak, eski tüylü bir şapka ve kartondan yapılmış bir yatakta onun sırtını sıvazlayarak uyumasına yardım ederek bir nevi annelik görevi üstlendiler. Bir süre sonra çabaları sonuç verdi ve Dasha meraklı ve sağlıklı bir yavru kediye dönüştü.
2 aylık olmak üzereyken gözleri maviden sarıya dönüştü.
Rezervin Direktörü Vadim Kirilyuk, şunları söyledi: “Haziran ayı ortasında Dasha ilk kez dışarı çıktı ama ardından aniden hızlıca kurtarıcılarının yanına içeri geri döndü, çünkü çok korkmuştu. O sırada tam da bir Pallas annesinin bebeklerini dışarı çıkardığı 45-50 günlük dönemindeydi. Ancak bizim için anneyi kopyalamak epey zordu ve Dasha’ya dışarıdaki vahşi yaşama alışmayı öğretmek zorundaydık. Bunlar yapılmazsa Dasha’nın sonradan dışarıda kendi başına nasıl yaşayacağını öğrenme şansı olmazdı.”
Dasha yeni evinde (Fotoğraf: Vadim Kirilyuk)
Bilim insanlarının arzusu Dasha’nın insanlarla bir arada başlayan hayatına rağmen onu doğaya geri kazandırmaktı ki, bu öncesinde vahşi yaşama dair hiç bir eğitim sürecinden geçmediği için oldukça zor bir görevdi.
Dasha’nın gelişim sürecini ilk günden itibaren belgeleyen Vadim şöyle konuştu: “3 ay süren sürekli bakımın ardından artık genç dişi Pallas kedisinin özgür olma vakti gelmişti, fakat hala bir danışman kontrolünde. Henüz tek başına yaşamaya hazır değil.“
Küçük, kabarık ve akıllı Palas kedisi avlanma sebebiyle Korunmaya Alınanlar Türlerin kırmızı listesinde yer alıyor.
Rusya’da Trans Baykal bölgesinde, Buryatia ve Tyva cumhuriyetlerinde ve Altay dağlarında halen bilinmeyen ve az araştırılmış bazı hayvanlar yaşıyor.
Dauria Nature’ın raporlarına göre geçtiğimiz 2 yılda bölgede yaşayan Pallas kedisi sayısı 100’ün üzerinde.
Rezerv Direktörünün başka bir Pallas kedisi fotoğrafı (Dasha değil)
Trans-Baykal bölgesinde ise Pallas kedisi sayının 10.000’in üzerinde olduğu tahmin ediliyor.
Fakat Dasha gibi insanlar tarafından büyütülen sadece bir kedi daha var. Bu kediler insanlardan kaçındıkları gibi diğer Pallas kedilerinden de kaçınıyorlar.
Kısa pençeli ve yassı suratlı Pallas kedileri, mağaralarda, yarıklarda veya terk edilmiş oyuklarda yaşıyorlar, tüyleri gri kayalarda kamuflaj görevi görüyor. Genellikle kurak ve dağlık bölgelerde yalnız yaşıyorlar.
Bilimsel isimleri olan Otocolobus manul, çirkin kulaklı anlamına geliyor.
Dasha’ya vahşi doğaya geri dönüş yolunda bol şanslar diliyoruz.
Gelişimi hakkında daha fazla bilgi edindiğimiz takdirde, sizleri bilgilendiriyor olacağız.
Tüm fotoğraflar Vadim Kirilyuk’a ait
Çevirmen: Melike Yılmazel
Kaynak
The Siberian Times (2018, 31 Ağustos). Rescuing cobalt-eyed baby of the world’s fluffiest cat