Günümüzde obezite, insanlarda olduğu gibi kedilerde de ciddi bir sorun haline geldi. Yalnızca İngiltere’de, evde bakılan kedilerin yarısının obez ya da aşırı kilolu olduğu tahmin ediliyor. Uzun süreli çalışmalar; obezite ya da aşırı zayıflığın yaşam süresini kısalttığını ortaya koydu. Pek çok evcil hayvan sahibi ise ideal kilo konusunda doğru bilgiye sahip değil.
Kedilerde obezite nasıl teşhis edilir?
Vücut ağırlığı, kedinin kilo alıp almadığını ölçmek için kullanılabilir ancak, ideal kabul edilen kilo ise kedinin yaşına ve boyutuna bağlıdır. Bu nedenle, vücut durumunu değerlendiren “vücut kondisyon skoru (BCS, Body Condition Score)” sıklıkla kullanılan bir ölçek olmuştur.
BCS ölçeği, kedinin vücut durumunu 1 ile 5 puan arasında derecelendirir. Örneğin BCS değeri 1 aşırı zayıf, 3 ideal, 5 ise obez anlamına gelmektedir. Obez bir kedide -üzeri kalın bir yağ tabakasıyla kaplı olduğu için- kaburgaları hissetmek zordur. Ayrıca tüm kemik çıkıntıları yine orta ila kalın bir yağ tabakasıyla kaplanmıştır ve alt karında sarkan bir tümsek gözlemlenirken, bel görünmez.
Aşağıdaki tablo, genel olarak kedinizin kas ve vücut durumunu değerlendirmenize için yardımcı olacaktır.
Obezite hangi sağlık sorunlarına yol açıyor?
Obezite, birçok hastalığın gelişmesine yol açan ve ilerleme riskini arttıran tehlikeli bir sağlık sorunudur.
Obezitenin bir risk faktörü olduğu hastalıklar:
– Diyabet (Diabetes Mellitus/Şekerli Diyabet)
– Alt üriner sistem hastalıkları (sistit vb.)
– Eklemlerde baskı ve kireçlenmede artış
– Alerjik olmayan cilt hastalıkları
– Karaciğer yağlanması
– Hareket kabiliyeti ve dayanıklılıkta azalma
Obezitenin olası komplikasyonları:
– Artan anestezik risk
– Azalan bağışıklık fonksiyonu
– Doğum yapmadan sorunlar
– Solunum problemleri
Obezitenin gelişimine sebep olabilecek risk faktörleri nelerdir?
Tıpkı insanlarda olduğu gibi, kedilerde de kilo alımı kullanılandan fazla kalori alınmasıyla meydana gelmektedir. Kullanılmayan fazla enerji yağ olarak depolanır. Çoğu durumda, vücut kullanılan ve alınan enerji dengesini korumaya eğilim gösterir ve kendisini “ayar noktasında” tutmaya çalışır. Ne var ki bazı faktörler bu noktayı dengede tutmayı zorlaştırır ve kedinin kilo almasına zemin hazırlar.
Kısırlaşmamış kediler diğerlerine göre daha kolay kilo alma eğilimindedirler. Bir kedi kısırlaştırıldığında metabolik hızı yaklaşık olarak %20 oranında azalır, bu nedenle kısırlaştırılmış kediler kilolarını dengede tutmak için diğerlerine göre daha beslenmeye ihtiyaç duyarlar. Bununla birlikte enerji ihtiyacını belirlemede aktivite seviyesinin de payı vardır. Egzersiz için kısıtlı imkânı olan veya aktivite düzeyi düşen kedilerin, hareketli örneklere göre kilo alma riskleri daha fazladır. Kısırlaştırılmamış kediler, çiftleşmek için gezinmeye eğilimlidirler. Kısırlaştırma, kedilerdeki gezinme eğilimini azalttığı için kısır kedilerin fiziksel aktivite seviyesi de düşmüş olur.
Obezite sıklığıyla ilişkilendirilen bir diğer etken de yaş. Kedilerin 2 yaşına kadar aşırı kilolu olma olasılıkları düşükken bu olasılık 2-10 yaş aralığında artar. Bunun sebebi yaşla birlikte azalan enerji ihtiyacıdır.
Kediyi çok lezzetli ve yüksek kalorili yiyeceklerle beslemek hayvanı fazla yemeye teşvik edecektir. Bununla birlikte bu gıdaların kontrolsüzce veya sıklıkla “ödül” şeklinde verilmesi obeziteye giden yolu kısaltacaktır. Buna ek olarak, iştah artışına veya metabolizma hızında azalmaya sebep olarak kilo almayı kolay hale getiren ilaçlar da vardır. Genel olarak kilo almayla ilişkili olan ilaçlar kortikosteriotler (prednizolon), amilotinin ve siproheptidin içerenlerdir.
Obezite tedavisinde dikkat edilmesi gerekenler:
Kedilerde obeziteyi tedavi ederken dikkat etmek gereken önemli konulardan birisi kilo verme hızıdır. Ani kilo kayıpları kedilerde karaciğer yağlanmasına yol açabilir. Açlık sırasındaki metabolizma değişiminden kaynaklanan ve karaciğerde yağ birikimine sebep olan hastalık, ölümle sonuçlanabilir. İdeal olan, aşamalı ve istikrarlı bir şekilde gerçekleşen kilo kayıplarıdır; kilolu bir kedinin uygun vücut kondisyonuna ulaşması bir yıla kadar sürebilir. Veteriner hekiminizin dikkatli bir izlemeyle birlikte hazırlayacağı egzersiz ve beslenme programı ile kedinizi ideal kiloya ulaştırmanız mümkün. Öte yandan düzenli kontroller kedinizin gerekenden hızlı kilo kaybı yaşamasını engelleyecektir.
Kediler, etçil hayvanlar oldukları için köpek veya insanlardan farklı olarak, hayatta kalkmak için et yemeye ihtiyaç duyarlar. Doğal şartlarda bir kedinin günlük besini, küçük bir memeliden oluşan ve içerisinde yüksek protein ve düşük yağ-karbonhidrat oranı olan avı olurdu. Düşük karbonhidrat ve yağlı olacak şekilde yüksek proteinli besinler, kedinin yağsız vücut kitlesini ve kaslarını korurken yağ kaybetmesine yardımcı olur
Uygulanabilir bir diyete ek olarak, kediyle oynanılan oyunların arttırılması ve evde ya da dışarıda hareketi arttıracak faaliyetlerde bulunarak egzersiz yapmaları sağlanabilir. Örneğin mama kaplarını inip çıkabileceği yüksekliklerde ve bir kaç dakika aralıklarla yer değiştirerek, ya da uzatmalı göğüs tasması kullanarak dışarıda güvenli bir şekilde oynatabilirsiniz.
Ayrıca bulmacalı ve uğraştırıcı besleme oyuncakları da kedinin fiziksel ve duygusal sağlığı açısından faydalı olacaktır.
Kediniz ideal kilosuna ulaştığında da günlük aldığı kalori miktarı izlenmeli ve aşırı beslemekten kaçınmalısınız. Düzenli olarak yapılan kontrollerle göbeğin yere sürünmesinin önüne geçmek mümkün!
Obezite hakkında diğer yazılarımız:
Hazırlayan: Anadolu Kedisi
Fotoğraflar:dennisvdw/iStock
Kaynak: International Cat Care (2016). Obesity in cats.