Çoğumuz bir kedinin dış görünüşünün, özellikle de kürk renginin veya deseninin kedinin davranışıyla, karakteriyle ve arkadaş canlısı oluşuyla yakından ilişkilendirildiğine inanırız.
Misal şunlara bir bakalım: “benim kedim sarman bana çok düşkün, bu yüzden tüm sarmanlar da öyledir”; “tekir kediler çok hareketlidir”, “siyah ve beyaz (tuxedo/smokin) kediler çok zekidir”. Bunlar insanların kişisel deneyimlerinden edindikleri masumane gözlemler gibi gözükebilir. Bu söylemler nispeten olumlu da anlaşılabilir ama herhangi bir kalıp yargıyı, olumlu dahi olsa, kalıcılaştırmak için iyi bir sebep var mıdır?
Kedileri anlama şeklimiz, şüphesiz ki kedilerin sık sık insan biçimli (antropomorfik) niteliklerle tasvir edildikleri reklamlardan, popüler kültürden ve medyadan etkilenmiştir (1,2).
Araştırmalar, insanların kedilerin renklerini farklı biçimlerde değerlendirdiklerini (stereotipleştirdiklerini) doğrulamaktadır. Kürk renkleri olumlu veya olumsuz davranış özellikleriyle ilişkilendirilir. Eğer bir kedinin kürkü beyaz ise onun soğukkanlı, çekingen ve mesafeli olduğu söylenir. Buna karşılık sarmanlar arkadaş canlısı, sıcakkanlı ve hareketli olduklarına dair bir şöhrete sahiptir. Sadece dişi olan üç renkli (tortoiseshell) kedilerin, soğuk ve huysuz olduğu düşünülür (1). Bu kalıp yargılar farklı ülkelere ve kültürlere göre de çeşitlilik gösterebilir, ancak kürk renginin kedinin davranışına ve karakterine dair öngörüde bulunduğu inancı değişmemektedir.
Irkçılık Kedilere Zarar Verir
Kedilerin dış görünüşlerine dayanan ayrımcılık zararsız veya “zevk meselesi” olarak görülebilir. Ancak bu ayrımcılığın kedilerin yaşamına etkileri bulunmaktadır. Kedilere karşı yapılan ırkçılık, insanlara yapılan kadar yıkıcı etkilere neden olmasa da, bazı zararlara neden olabilir ve haklı görülemez.
Türkiye’de düz beyaz renkli kedilerin, diğer renkteki kedilerden çok farklı oldukları kabul edilir. Düz beyaz kedilerin “saf soy” oldukları ve bu soyların diğer renkteki kedilerle karıştırılmasından sakınmak gerektiği düşünülür. Sonuç olarak, insanlar daha fazla beyaz kedi üretmeye teşvik edilir. Öyle ki Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde devlet destekli bir resmi beyaz kedi üretimi programı başlatılmıştır. Ancak, bu yaklaşımların kabul görmesi ve normalleştirilmesi bunların ırkçı olmadığı ya da bilimsel destekli oldukları anlamına gelmemektedir.
Beyaz kıllı kediler genelde sağır doğmaktadırlar. Fakat çoğu insan bu gerçeğin farkında değildir. Kedilerin tamamen beyaz olmasını sağlayan genin duyma kaybıyla doğrudan bağlantısı bulunmaktadır (3). Daha çok beyaz kıllı kedinin doğmasını sağlayarak sessizlik içinde acı çeken daha fazla engelli kedinin doğmasına yol açıyoruz.
Bazen bir kedinin kürk rengi onun yaşayıp yaşamayacağı konusunda belirleyici olabiliyor. Batı dünyasında kediler sokaklardan toplanıp barınaklara alınır. Belirli bir süreden sonra kimse sahiplenmez ise bu kediler öldürülür. Her yıl milyonlarca kedi barınaklarda öldürülmektedir. Bunların arasında yaşlı ve hasta kedileri dahil etmezsek, kara kediler gibi insanlarca “çekici” bulunmayan çok sayıda kedi bulunmaktadır. Kara kediler sahiplenme aşamasında en çok ayrımcılığa maruz kalan kedilerdir (4,5,6).
Bu iki önemli örnek kedileri kürk renklerine göre ayırmanın çok ciddi sonuçlara yol açtığını göstermektedir.
Bilim: Kedinin rengi ile davranışı arasında ilişki yoktur
İnsanların kedilerin kürklerinin rengini ve davranış özellikleriyle ilgili yanlılıklara ve önyargılara sahip olduklarını öğrendik (1). Bunların nereden kaynaklandığı tam anlamıyla net olmasa da kedilere karşı ırkçılığı teşvik ettiklerini ve onlara zarar verdiklerini biliyoruz.
Peki, bilim bunların tümüyle ilgili ne söylüyor? Öncelikle, kürk rengi gibi yüzeysel özelliklerin kedinin davranışını etkilediğine dair kanıtlar çok kısıtlıdır. Daha sonra bahsedeceğimiz bazı iyi bilimsel çalışmalar var ama bundan önce; tüm bilimsel çalışmaların eşit olmadığını ve bazılarının gerçekten kötü olduğunu bilmelisiniz. Evet, bu doğru, bilim yanlış inanışları aşılamak için kötüye kullanılabilir. Bilimin bir zamanlar ırkçılığı mazur göstermek, insanları baskı altına almak ve tüm zulümleri haklı çıkarmak için bir araç olduğu tarihten bol miktarda örnek var elimizde (7).
Bir çalışma (Stelow ve diğerleri, 2015) “kötü bilim”e dair mükemmel bir örnektir. Bu çalışmada, tortoiseshell kedilerin diğer kedilere nazaran daha saldırgan olduğu ileri sürülmektedir (8). Çalışma medyada geniş çapta yer bulmuştur. Araştırmacılar istekli olan gönüllüleri çeşitli sorularla online anketlere katılmaları için üye yapmışlar ama test edilen şeyin ne olduğunu göstermemişlerdir.
Katılımcılar kedileriyle ilgili kişisel deneyimlerini bildirmişler ve kedilerin belirli durumlarda nasıl davrandıklarını hatırlamaya çalışmışlardır. Sorun şu ki, cevaplar kontrol edilememiş ve doğrulanamamıştır. Bu cevaplar özneldir ve güvenilir değildir. Anılarımızın pek de hatasız olmadığını ve detayların kolay unutulur olduğunu biliyoruz, hatta bazen hiç olmamış şeyleri bile hatırlıyoruz! (9)
Çeşitli faktörler (değişkenler) kontrol edilmemişti: Kedilerin yaşadığı ev ortamını, sahipleriyle olan ilişkilerini, kısırlaştırılıp kısırlaştırılmadıklarını, yavruyken sosyalleşip sosyalleşmediklerini ve çalışmanın sonucunu kolayca etkileyebilen diğer pek çok etmeni bilmiyoruz.
Hiç şüphesiz, anketler çoğu kez bilimden ziyade “bilimsel safsatalar” kategorisine uyuyor (10).
Sonuçlar:
Araştırmacılar, anketteki kedilerin genel olarak saldırgan olmadıklarına karar verdiler ancak tortoiseshell kediler ile diğer renkteki kediler arasında “istatiksel açıdan önemli bir fark” bulunduğunu kaydettiler. İnsanların tortoiseshell kedilere karşı yanlı ve önyargılı olduklarından daha önce bahsetmiştik ve bu durum anketlere de yansıdı. Araştırmacılar ayrıca gri ve beyaz kediler ile siyah ve beyaz kedilerin meğerse bir miktar saldırgan olduklarını buldular. Ama neden? Muhtemelen yine şans eseridir, belki de o katılımcılar geçmişte bu tür renkteki kediler ile ilişkilendirdikleri bazı hoş olmayan deneyimler yaşadılar. Peki, bu tortoiseshell kedilerin daha saldırgan olduğunu kanıtlar mı? Hayır. Kedilerin insanlara karşı saldırgan olmalarının sayısız sebebi vardır (11) ama kürklerinin rengi endişelenmemiz gereken son şeydir.
Son olarak, yukarıda tanımlanan çalışmanın sonucuna karşı çıkan azımsanamayacak sayıda “iyi” araştırma bulunmaktadır. Bu çalışmalar davranış özellikleri ile kedinin kürk rengi arasında hiçbir ilişki bulamamıştır. Kedinin dış görünüşü ne kadar arkadaş canlısı (12) ya da kedinin ne kadar saldırgan olduğuyla (13) herhangi bir şekilde ilişki içinde değildi. Farklı kürk renkleri ırk kedilerde de herhangi bir davranış farklılıklarıyla ilişkilendirilemedi (14).
Her kedinin bir birey olduğunu unutmayınız
Kedilerin, tıpkı insanlar ve diğer hayvanlar gibi belirgin kişilikleri ve mizaçları olduğunu bilmek önemlidir. Farklı kedi türlerinde oldukça benzer kişilik yapıları gözlemlenmiştir (15). Bazıları paranoyak ve insanlardan korkarken, bazı kediler dışa dönük ve sosyal, diğerleri ise eksantrik ve baskındırlar. Bazı kediler iyi avcıdır, bazıları değildir. Ayrıca çevre ve insanlarla etkileşimin de kedi davranışları üzerinde etkisi bulunmaktadır. Kedi davranışını daha iyi anlamak için renginden çok daha fazlasını bilmeye ihtiyacımız var. Hiçbir şey bu kadar basit değildir, çünkü kediler bireydir ve her kedi farklıdır. İşte bu yüzden ırkçı olmayın. Kedileri renklerine göre yargılamayın.
Fotoğraflar: Sobi, Tigra K, Sabri Keleş, Denis Senkov
Kaynaklar
Delgado, M. M., Munera, J. D., & Reevy, G. M. (2012). Human perceptions of coat color as an indicator of domestic cat personality. Anthrozoös, 25(4), 427-440.
Chartrand, T. L., Fitzsimons, G. M., & Fitzsimons, G. J. (2008). Automatic effects of anthropomorphized objects on behavior. Social Cognition, 26(2), 198.
David, V. A., Menotti-Raymond, M., Wallace, A. C., Roelke, M., Kehler, J., Leighty, R., … & Connelly, C. J. (2014). Endogenous retrovirus insertion in the KIT oncogene determines white and white spotting in domestic cats. G3: Genes| Genomes| Genetics, 4(10), 1881-1891.
Brown, W. P., & Morgan, K. T. (2015). Age, breed designation, coat color, and coat pattern influenced the length of stay of cats at a no-kill shelter. Journal of Applied Animal Welfare Science, 18(2), 169-180.
Kogan, L. R., Schoenfeld-Tacher, R., & Hellyer, P. W. (2013). Cats in animal shelters: Exploring the common perception that black cats take longer to adopt. The Open Veterinary Science Journal, 7(1).
Lepper, M., Kass, P. H., & Hart, L. A. (2002). Prediction of adoption versus euthanasia among dogs and cats in a California animal shelter. Journal of Applied Animal Welfare Science, 5(1), 29-42.
Moore, J. H. (2008). Encyclopedia of race and racism. Macmillan reference USA. (Scientific racism)
Stelow, E. A., Bain, M. J., & Kass, P. H. (2016). The relationship between coat color and aggressive behaviors in the domestic cat. Journal of applied animal welfare science, 19(1), 1-15.
Scoboria, A., Wade, K. A., Lindsay, D. S., Azad, T., Strange, D., Ost, J., & Hyman, I. E. (2017). A mega-analysis of memory reports from eight peer-reviewed false memory implantation studies. Memory, 25(2), 146-163.
Earp, B. D. (2016). The unbearable asymmetry of bullshit. Health Watch, 101.
Frank, D., & Dehasse, J. (2004). Differential diagnosis and management of human-directed aggression in cats. Clinical techniques in small animal practice, 19(4), 225-232.
Umbelino, M. T. L. P. (2014). Evaluation of the relation between tameness and coat color in cats (Master’s thesis, Universidade de Évora).
Dantas-Divers, L. M., Crowell-Davis, S. L., Alford, K., Genaro, G., D’Almeida, J. M., & Paixao, R. L. (2011). Agonistic behavior and environmental enrichment of cats communally housed in a shelter. Journal of the American Veterinary Medical Association, 239(6), 796-802.
Wilhelmy, J., Serpell, J., Brown, D., & Siracusa, C. (2016). Behavioral associations with breed, coat type, and eye color in single-breed cats. Journal of Veterinary Behavior: Clinical Applications and Research, 13, 80-87.
Gartner, M. C., Powell, D. M., & Weiss, A. (2014). Personality structure in the domestic cat (Felis silvestris catus), Scottish wildcat (Felis silvestris grampia), clouded leopard (Neofelis nebulosa), snow leopard (Panthera uncia), and African lion (Panthera leo): a comparative study. Journal of Comparative Psychology, 128(4), 414-426.